30 Ağustos 2020 günü yapılacak Zafer Bayramı törenleri konusunda eski Devlet, Millî Savunma ve Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, yazılı bir açıklama yaptı:

“30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerinin pandemi nedeniyle bazı sınırlamalara konu olması,  Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Cumhuriyet’e giden yoldaki tarihî dönemeçlerin ulusal bayram olarak kutlanması konusunda AKP’nin iktidarda bulunduğu son 18 yılda izlediği isteksiz, savsaklayıcı politikaya denk düşmektedir. Türklerin Büyük Selçuklu Hükümdarı Alparslan komutasında İmparator Romen Diyojen’in Bizans Ordusuna karşı 26 Ağustos 1071 günü kazandığı Malazgirt Zaferiyle Anadolu’ya girişinin 949. yıldönümü 26 Ağustos 1920 günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yerinde kutlanırken; 98 yıl önce kaybetmek üzere olduğumuz Anadolu ve Trakya’nın düşman işgalinden kurtarılması için Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın  26 Ağustos 1922 sabahı ‘Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz; ileri!’ komutuyla başlattığı Büyük Taarruz anılmıyor; onu Büyük Zaferle sonuçlandıran Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile ilgili kutlama törenleri  pandemi nedeniyle sınırlandırılıyor. Ama aynı pandemi (Covid – 19), Malazgirt’teki törende de vardı, daha önce Ayasofya ve çevresinde kılınmasında sakınca görülmeyen toplu namazlarda ve 15 Temmuz törenlerinde de vardı. AKP iktidarı, bunlar arasında farklı değerlendirme ile çifte standart uyguluyor.

AKP iktidarının 19 Mayıs 1919 günü  Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşını başlatan; Amasya Genelgesi, Erzurum ve Sivas Kongreleriyle temellendiren; 23 Nisan 1920 günü Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışıyla ‘ezelden beri hür yaşamış, hür yaşayacak’ Türk Milletinin Kurtuluş Savaşı’nı kazanma kararlılığını dünyaya ilân eden ve bunu 30  Ağustos 1922  günü Büyük Zaferle  gerçekleştiren  Başkomutan, Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü unutturma girişimi anlaşılmaz bir tutumdur. Bu, O’na ve bu yolda canlarını vermiş şehitlere, kahraman gazilere ve inançla çarpışan insanlara karşı değerbilmezliğin ötesinde bir nankörlüktür. Cumhuriyetin kurucu değerlerini ret ve inkâr etmenin hiç kimseye bir faydası yoktur.

Toplumları millet yapan, insanlarını birbirine kenetleyen onların ortak tarihleri-dir.  Zaferler, milletlerin içinden çıkan orduların ulusal bağımsızlık ve ülke bütünlüğü için verdiği savaşlarla kazanılır. 30 Ağustos Zaferi,  98 yıl önce dünyanın artık gücünün bittiğini sandığı Türk Milletinin I. Dünya Savaşı sonrasında Mondros Mütarekesiyle dağıtılmış Ordusunu Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde yeniden kurduğu; ulusal bağımsızlık için  asker-sivil, erkek-kadın, genç-ihtiyar eli silâh tutan bütün bireyleriyle cepheye koşan, bir iş yapabilen bütün bireyleriyle cephe gerisinden  destek veren insanlarıyla kazandığı büyük zaferdir. 98. yılında Ordumuzun içinden çıktığı Türk Milletiyle birlikte daha sonraki kazanımların da sağlam temelini oluşturan  bu Zaferi kutlaması, yalnız bu günü anlamlandıran bir tören değil, ‘ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün’ olan Türkiye Devletinin geleceği için de bir güvencedir.”