Acısıyla tatlısı olmayan çok kötü koskoca bir yıl daha(2018) geride kaldı. Geride kalan yalnızca bir yıl değil. 2018 yılında yaşadıklarımız bizi olduğu gibi gelecek kuşaklarımızı da etkileyecek. İmkânımız olsa da 2018’i tarihimizden, hayatımızdan silsek diyorum. Dünyamızda ve ülkemizde zulmün zirve yaptığı acımasız bir yıl olarak insanlarımıza ülke durumunu sorsak adam ismini söylemekten korkuyor. Yalanın ülke politikası olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Makamlar, mevkiler hepsi geçicidir. Demokrasilerde doğal olan; insanlar, birbirini ötekileştirmeden demokratik haklarına yapılan yanlışlıkları, icraatları üslubunca, kavga etmeden özeleştiri yaparlar. Ne kadar çok kin duyarsanız, birilerine ne kadar çabuk öfkelenirseniz, ne kadar insanı kendinize düşman ederseniz o kadar çok enerjinizden kaybedersiniz. Enerjinizi tüketirsiniz. Ne kadar çok insanla aynı şeyleri düşünmeseniz bile onların düşüncelerine değil, onların karakterlerinden dem vurarak değer verirsiniz. Ne kadar dost o kadar az düşman, ne kadar az düşman o kadar az problemle karşılaşırsınız. İşte demokrasi bunun için vardır. Bu sorunlar insani gelişmişliklerini tamamlamamış, özgürlükleri kısıtlanmış ülkelerde yaşanır.
Adaletin, hukukun, bağımsız yargının yerlerde süründüğü; yargıç ve savcıların hukuk kurallarına göre, yürürlükteki kanunlara göre değil, emirlere göre hareket ettiği bir ülkede adaletten bahsedilmez. Onun içindir ki “Adalet mülkün temelidir. ” Adalet herkesin hakkıdır. Anayasada belirtildiği gibi siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Siyasi partilerin varlığı, demokrasimize değer katar.
Ülkemizde 31 Mart 2019 Pazar günü yerel seçimler yapılacak. Seçime katılacak siyasi partiler ülke genelinde Belediye Başkan adaylarını belirleyecekler.2 Mart 2019 günü, aday listelerinde meydana gelen eksikliklerin ilgili seçim kuruluna bildirilmesinin son günü. Demokrasinin olmazsa olmazı seçimdir. Seçim olmazsa demokrasi olmaz. Siyaset olmazsa seçim olur mu?
Siyasilerden beklentimiz; hukukun üstünlüğü ilkesine değer veren dürüst, bilgili, deneyim sahibi, temiz siyasî ahlakı olan, devletin genel çıkarlarını ve milletin menfaatlerini asla kendi çıkarlarına ve siyasi parti çıkarlarına alet etmeyen, bencil hesap yapmayan, önce anayasa ve hukuk diyen bir devlet adamı olmalarıdır.
Kavga siyasetini bitirin. Dikta, despotizm, bunlar gelir geçer. Dünya ne despotlar gördü. Hepsi şu anda lanetle anılıyorlar. Ama kim ki demokrasiyi yüceltmişse kim ki hukukun üstünlüğüne saygı duymuşsa onlar bu günde hâlâ övgülerle başlara taç ediliyorlar.
Ey devleti yönetenler, Allah aşkına aklınızı fikrinizi toplayın. Seçim kazanmak her şey demek değildir. Şu yaptığınız politikalar belki size seçim kazandırabilir. Halka gerçekçi olun, gerçekleri saklamayın. Acı reçeteyi zaman geçirmeden açıklayın. Bu ülkeyi ateşe atmayın. Bindiğiniz dalı kesiyorsunuz.
“Hoca bir gün çıkar bir ağaca, başlar oturduğu dalı kesmeye, yoldan geçen iyi niyetli biri uyarmak ister onu. Hemşerim bindiğin dalı kesiyorsun, dalla beraber düşersin der. Hoca aldırmaz devem eder. Kötü niyetli biri gelir Hoca’yı bindiği dalı keserken görür Hoca ne güzel kesiyorsun der, gider. Hoca bindiği dalla beraber düşer.” Gerçek dost, insana kendisinden sonra en yakın olanıdır. Dost her insanın ihtiyaç duyduğu kişidir.
Gençler derhal siyaset okuyun. Sizler ülkenin geleceğisiniz. Size güvenim sonsuz. Siz bizlerden çok zeki, sorgulayan, bilgiyi ön planda tutan değerlersiniz.
Bakın dünyada bir ülke gelişmişse elit insanların yönetiminde gelişmiştir. Her şey çok güzel olacak, inanın. Yarın, sizlerle çok güzel olacak. Dünyada hiçbir karanlık sürdürülebilir değildir.
Karanlık bir odada iğne ucu kadar bir ışık yaksanız görürsünüz. Bana neden bu kadar umutlusunuz diyenlere, soranlara, “Sabahı olmayan gece 4,5 milyar yıldır hiç olmadı. Her geceden sonra güneş doğdu.” Sizler, hepiniz birer Mustafa Kemal Atatürk’sünüz. Bu ışık sizlerle gelecek. Bu millet, bu cehaleti yenecek, az kaldı. Üretmeden tüketmek olmaz. Asla karamsar olmayın. Türkiye Cumhuriyeti sizlerle gelişecek, büyüyecek. Önyargılı olmayın. Karanlıktan aydınlığa çıkmaktan korkmayın.
Eğer bir millet iktidarda bulunan kişilerin şerefsizliğini, alçaklığını, hırsızlığını yalnızca siyasi görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa o millet erdemini yitirmiştir. Erdemini yitiren millet bir gün vatanını yitirir.
Bu duygular içerisinde tüm insanlığa yeni yılda sağlık, huzur, mutluluk ve adalet dilerim.